Atatürk’ün Kurduğu Partide Bu Katılım Yakışmadı.
Cumhuriyet’in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller” hedefi doğrultusunda çalışması gereken Cumhuriyet Halk Partisi’nin Malatya teşkilatı, Nezahat Aydın başkanlığında düzenlenen 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü programında ne yazık ki beklenen ilgiyi gösteremedi.
Salon hazırdı, program duyurulmuştu, konuşmalar için emek harcanmıştı… Fakat bir eksik vardı: katılım.
Salona giren herkes aynı tabloyla karşılaştı:
Parmakla sayılacak kadar kadın, neredeyse görünmeyecek kadar çocuk…
Etkinlik var ama kalabalık yok. Ses var ama karşılığı yok.
Etkinlik alanına bakıldığında, kadınların ve çocukların sayısı parmakla sayılacak kadar azdı. Oysa bu etkinlik, partinin sosyal politika vurgusunun en güçlü olması gereken alanlardan biriydi. Kadın ve çocuk hakları gibi hassas bir konuda CHP gibi köklü bir partinin bu derece düşük bir katılım göstermesi, hem teşkilat içi organizasyon eksikliğini hem de kamuya ulaşma konusundaki yetersizliği gözler önüne serdi.
Bu tablo, “Atatürk’ün kurduğu parti bugün kime, nasıl ulaşabiliyor?” sorusunu zorunlu olarak gündeme getiriyor. Toplumun en kırılgan kesimleri olan çocuklara adanan bir günde bile örgüt, gerektiği gibi sahada değilse; mahallelere, kadınlara, annelere dokunamıyorsa; bunun sorumluluğu yalnızca katılmayanlarda değil, çağırmayı, örgütlemeyi, motive etmeyi başaramayan yönetim anlayışındadır.
Elbette etkinlik önemlidir, niyet değerlidir; fakat siyasette niyet değil, sahadaki karşılık belirleyicidir. Çocuk Hakları Günü gibi evrensel bir konuda bile toplumun ilgisini çekemeyen, kendi üyelerini dahi toplayamayan bir teşkilat, daha büyük hedeflere nasıl ulaşacaktır?
Burada mesele katılmayanlar değil; çağırmayı başaramayan, sahaya inemeyen, ulaşamayan bir teşkilat yapısıdır. Siyaset, masa başında değil; kadının kapısında, çocuğun elinde, mahallenin nabzında yapılır. Eğer bir etkinlikte bu kesim yoksa, o program sadece takvimde işaretlenen bir günün yerine getirilmesinden ibaret kalır.
Nezahat Aydın’ın niyetine, emeğine bir söz yok; fakat örgüt, niyetle değil organizasyon gücüyle ölçülür.
Bu tabloya kimse bahane üretemez.
CHP Malatya, Kadın Kolları topluma ulaşmak istiyorsa önce kendi gölgesini büyütmeli, sonra sahaya inmeyi öğrenmelidir.
Sonuç açıktır:
CHP Malatya Kadın Kolları, bu programla bir adım atmıştır; ancak bu adımın sesi zayıf kalmıştır. Atatürk’ün emanet ettiği bu büyük davayı taşıyabilmek için daha güçlü, daha örgütlü, daha kapsayıcı bir çalışmaya ihtiyaç vardır. Aksi hâlde düzenlenen programlar, sadece takvimde işaretlenen günlerin doldurulmasından öteye geçmeyecektir.
Haber Dilek Kiraz

Engelsiz Yaşam ve Spor Merkezi’nin 2. Etabının Temeli Atıldı
Malatya Büyükşehir Belediyesi’nden Glütensiz Yaşamı Destekleyen Yeni Hizmet
U.S. Polo Assn., Moda, Spor ve Dijitalde Dünyanın En Prestijli Ödüllerinin Sahibi Oldu









